Rüşvet suçu, bir kişinin kamu görevlisine, görevinin gereklerine aykırı bir iş yapması veya yapmaması için maddi ya da manevi menfaat sağlaması durumunda işlenen bir suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun 252. maddesinde düzenlenen bu suç, kamu görevinin dürüstlük ve tarafsızlık ilkelerine aykırı olarak kullanılması anlamına gelir.
Rüşvet suçunun unsurları şunlardır:
Rüşvet suçunun cezaları:
Ağırlaştırıcı sebepler şu şekildedir:
Hafifletici sebepler şunlardır:
Rüşvet suçunda verilen cezalar, Ceza İnfaz Kanunu hükümlerine göre infaz edilir. Suçun ağırlığına göre fail, belirli şartlar altında denetimli serbestlik veya şartlı tahliye imkanlarından yararlanabilir.
Rüşvet suçu şikayete tabi değildir. Savcılık, suçu öğrendiğinde resen soruşturma başlatır ve kamu davası açılır.
Rüşvet suçu genellikle HAGB kapsamına girmez. Ancak, failin sabıkasız olması ve suçun hafif nitelikte işlenmiş olması durumunda istisnai olarak HAGB kararı verilebilir.
Rüşvet suçu için zaman aşımı süresi 15 yıldır.
Eğer fail daha önce rüşvet suçu işlemişse ve aynı suçu tekrar işlerse, ceza tekerrür hükümleri gereği artırılır.
Fail, rüşvet verdiğini veya aldığını yetkililere bildirir ve menfaati iade ederse, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir ve ceza indirimi yapılabilir. Ancak bu durum, pişmanlık göstermenin zamanlamasına bağlıdır.
Rüşvet nedeniyle mağdur olan kurum veya kişiler, failden kaynaklanan zararı gidermek amacıyla tazminat davası açabilir.
Bir kamu görevlisinin, bir iş adamına ihalede öncelik tanıması karşılığında rüşvet aldığı tespit edilirse, bu kişi 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir. Eğer bu eylem sonucunda kamu zararı doğmuşsa, ceza ağırlaştırılabilir.
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, bir dava kapsamında, kamu görevlisinin menfaat sağlamak amacıyla bir kişiye ihalede haksız avantaj sağladığı bir olayda, en üst sınırdan ceza verilmesine karar vermiştir. Yargıtay, bu tür eylemlerin toplumun adalet duygusuna zarar verdiğini vurgulamıştır.
Rüşvet suçu, toplumda adalet ve güven duygusunu zedeler. Kamu görevlilerine olan güvenin sarsılması, kamu hizmetlerine olan inancı da olumsuz etkiler. Bu tür suçlar, toplumda ekonomik ve sosyal adaletin sağlanmasında ciddi engeller oluşturur.