Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi suçu, bir kişinin rızası olmadan, hukuka aykırı şekilde kişisel verilerinin kaydedilmesiyle işlenen bir suçtur. Bu suç, Türk Ceza Kanunu’nun 135. maddesinde düzenlenmiştir ve kişisel mahremiyetin korunması için önemli bir yasal düzenlemedir.
Kişisel verilerin kaydedilmesi suçunu ağırlaştıran durumlar şunlardır:
Kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi suçunda hafifletici sebepler şunlar olabilir:
Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi suçunda verilen cezalar, Ceza İnfaz Kanunu’na göre infaz edilir. Hapis cezası, belirli durumlarda adli para cezasına çevrilebilir veya denetimli serbestlik uygulanabilir.
Kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi suçu şikayete tabi değildir. Savcılık, suçu öğrendiğinde resen soruşturma başlatır ve kamu davası açar.
Bu suç genellikle HAGB kapsamına girmeyebilir, ancak failin sabıkasız olması ve suçun hafif nitelikte işlenmiş olması durumunda HAGB kararı verilebilir.
Kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi suçu için zaman aşımı süresi 8 yıldır.
Eğer fail daha önce kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi suçunu işlemişse ve tekrar aynı suçu işlerse, ceza tekerrür hükümleri gereği artırılır.
Fail, kişisel verileri kaydettikten sonra mağdurdan özür diler ve verileri yok ederse, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında ceza indirimi talep edilebilir.
Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi sonucu mağdur olan kişiler, failden manevi tazminat talep edebilir. Ayrıca, kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi nedeniyle mağduriyetin tespiti halinde, verilerin imha edilmesi talep edilebilir.
Bir kişi, başkasının rızası olmadan sosyal medya üzerinden elde ettiği kişisel bilgileri kaydederse, kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi suçu işlemiş olur. Bu durumda fail 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabilir.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, bir davada failin kişisel verileri izinsiz kaydettiğini tespit etmiş ve mağdurun özel bilgilerinin kaydedilmesi nedeniyle en üst sınırdan ceza verilmesine karar vermiştir. Kararda, kişisel verilerin korunması hakkının temel insan hakları arasında yer aldığı vurgulanmıştır.
Kişisel verilerin izinsiz kaydedilmesi suçu, mağdurlar üzerinde psikolojik baskı yaratır ve sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Bu tür suçlar, mağdurun özel hayatının ihlaline ve güvensizlik hissine yol açar.